Belçika’nın Gotik ve Romanesk mimarili şehri Gent. Burayı ziyaret ettiğinizde kendinizi bir orta çağ şehrinde hissedecek ve gezerken UNESCO Dünya Mirası listesindeki birkaç yapıya da denk geleceksiniz.
ULAŞIM
Gent, Scheldt ve Leie nehirlerinin birleştiği noktada doğan bir şehir. İsim temeli Keltçe’de “birleşme” anlamına gelen Ganda’dan geliyor.
Gent’e ister Brüksel havalimanından isterseniz de Brugge’den tren veya otobüs ile ulaşabilirsiniz. Gent-Sint-Pieters veya Gent-Dampoort ‘tan birini varış noktası olarak seçebilirsiniz. Dampoort merkeze daha yakın.
Bizim tercihimiz uygunluğu ve hızı açısından trenden ve Gent-Sint-Pieters‘ten yana oldu. Brugge Merkez Tren Gar’ından 30-35 dk sonunda Ghent Sint Pieters’e vardığınızda tramvay ile merkeze varmak mümkün. Hava güzel olunca merkeze yürüyerek gittik. Bu yürüyüş yaklaşık 25-30 dk sürüyor. Tramvay kullanacak olanlar için 1 ve 2 numaralı tramvaylar sizi merkeze götürecektir.
KONAKLAMA
Konaklama için tercihimiz ise tam merkezdeki Ibıs Gent Centrum St Baafs Kathedraal oldu. Kahvaltı tercih etmedik, “standart çift kişilik” oda tipini seçtik. Yarım saatlik yürüyüşümüzün sonunda otelin yerinin aşırı güzelliği ve odamızın kocaman bir katedral ve UNESCO Dünya Mirası listesindeki çan kulesinin de bulunduğu meydan manzarası ile karşılaştık. Temizlik, ilgi alaka, konum, rahatlık, manzara hepsi yüksek puan alır.
Konaklama için tercih edebileceğiniz diğer yerler:
- Hostel Uppelink
- B&B Hotel Gent Centrum
- Ibis budget Gent Centrum Dampoort
- Novotel Gent Centrum
- Hotel Flandria – Centrum
GEZİLECEK YERLER
📷 Gravensteen – Flandre’de hendek ve büyük oranda sağlam savunma sistemi bulunan günümüze kalmış tek ortaçağ kalesi.
📷 St. Bavo Katedrali – Gent’in eski bölge kilisesi. Romanesk mimariden gotik mimariye dönüştürülmüş değerli parçalar taşıyan bir katedral. Sadece Gent şenliklerinde tepeye çıkmak mümkün oluyor.
📷 Ghent Çan Kulesi – Adeta Gent’in kalbi ve UNESCO Dünya Mirası listesinde.
📷 St. Nicholas’ Kilisesi – Gent’in mimari yapısı ve özellikleriyle öne çıkan kilisesi.
📷 Graffiti Sokağı – Gent’in özgür yanını yansıtan sokağı. Vaktiniz varsa gezilir 🙂
📷 Stadshal / City Pavillion – Merkezde oldukça modern bir yapı olarak karşınıza çıkıyor. Marketlere, konserlere, dans gösterilerine ev sahipliği yapıyor.
📷 Achtersikkel – Ismi aristokrat Sickelen ailesinden gelmektedir. Günümüzde zaman zaman Müzik akademisinden gelen güzel müziklerin eşlik ettiği huzurlu ortam için görülmesi tercih ediliyor.
📷 Graslei ve Korenlei – Leie nehrinin bir tarafı Graslei bir tarafı Korenlei. Korenmarkt Graslei tarafında kalıyor. Birinden diğerine geçerken çok güzel bir manzara sizi bekliyor.
📷 Korenmarkt – Gent’in tarihi merkezi. Her şeyi bulabileceğiniz ana noktası. Yemek yerleri, barlar, cafeler, kitapçılar ve daha fazlası hep bu bölge ve yakınında.
📷 Vrijdagmarkt – 1863’e kadar idamlar için kullanılan bu meydan şimdi eğlenceler ve pazarlar için kullanılıyor.
📷 St. Michael’s Köprüsü – Gent’in en güzel manzarası için, Graslei’den Korenlei’ye kısa bir yolculuk için yolunuzu düşürün. Hemen yanındaki 11.yüzyıldan kalma ST. MICHAEL’S KİLİSESİ de oldukça etkileyici bir mimaride.
📷 ***Kasteel Van Ooidonk – 2 kez yağmalanmış ve yok edilmiş olmasına rağmen restorasyonlarla Rönesans tarzı mimaride bir kale olarak varlığını sürdürüyor. Roodenbeke Kontu ve ailesi tarafından hala kullanılmakta. Giriş ücretli. 2019 yılı fiyatları yetişkin 10 Euro, 12 yaşa kadar 3 Euro.
📷 ***Citadelpark – Avrupa’nın en büyük, en modern ve en eski parklarından biri. Birçok etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.
📷 ***Holy Corner – Gent’in Begijnhofu. 3 farklı Beguin yaşam alanından merkeze en yakın olanı.
📷 ***St. Bavo’s Abbey – 1540 yılında, Gent ayaklanmasının intikamı amacıyla İmparator Charles V manastırın yıkılmasını emretmiş. Çevredeki köy de korunmamış. Bu acımasız karar (“Concessio Carolina”), güvenlik için manastırın yerine bir İspanyol kalesinin inşa edilmesini zorunlu kılmış.
📷 ***House of Alijn – Istanbuldaki oyuncak müzesine benzer bir konsept. Özellikle çocuklu aileler için önerilmiş.
*** Daha fazla vakti olanlar için gezilmesini öneririz 😉
YEME-İÇME
Mutfaklarında yüksek oranda Fransız esintileri oldupu söyleniyor. Çok kısa kaldığımız için bizim pek deneyimleme şansımız olmadı.
Şuan bulamasak da Pick Nick Pizzeria diye bir yerde güzel bir pizza yemiş ve Gent’in en küçük kafesi olan ‘t Galgenhuisje ‘de kahve içmiştik. Kalan her şey patisserie 😅
Araştırıp bulduklarımızdan ise şunlar aklımızda kaldı:
- Souplounge
- Bridge
- ‘t Vosken
- Du Progres
- Osteria Delicati
Gent’i 24 saat bile olmayan bir sürede gezdiğimiz için rotamızı özetleyelim istedik 🙋♀️🙋♂️
Minik bir şehir olduğu için neredeyse her yeri ilk geceden gördük 😅 Gece manzarasında en etkileyici olanlar tabi ki oda manzaramızı da oluşturan katedraller, çan kulesi ve gece turumuz sırasında gittiğimiz Gravensteen Kalesiydi.
Aynı akşam Stadshal’u da gördük ve mini bir konserle bizi karşıladı.
Stadshal ve Korenmarkt civarında sokaklar çeşit çeşit mekanlarla dolu. Bir ona bir ona bakarken zaman akıp geçiyor. Yemek ve kahve gibi aktiviteler için bakınmanız gereken alan da burası ama tabi ki erken saatte kapatan çok fazla yer var, aklınızda bulunsun.Ertesi günün sabahı çan sesleri ile uyanıp kahvaltı için kendimizi dışarı attık ama bir Avrupa klasiği olarak pazar erken saatte hiçbir yer açmıyor🙈 Vakit geçsin diye günlük turumuza başladık. St. Nicholas’ Kilisesi, çan kulesi ve St. Bavo Kathedrali sonrası Reep’e doğru yürüdük. Oradan Sint-Jacobskerk, Vrijdagmarkt , Graffiti Sokağı, Stadshal ve Korenmarkt rotasını izledik. Gördüğümüz her yapı birbirinden güzeldi. Özellikle gotik mimarilere her zaman hayran olmuşuzdur. Graffiti Sokağı ise olmazsa olmaz değil, çizimler fazlasıyla karışmış, birçok noktada karalama halini almış ne yazık ki.
Kilise-katedraller dahil beklediğimiz cafe-pastaneler de açılmadığından Korenlei tarafına geçmeye karar verdik Korenmarkt’a vardığımızda. St. Michael’s Köprüsüne geldik ve dört bir yanımız Gent mirasları ile doldu. Gravensteen, Eski Balık Pazarı, kilise ve katedrallerin kuleleri..Hepsini aynı anda görebileceğiniz tek nokta burası 📷 Veee dolanırken St. Michael’s Kilisesinin önündeki küçük pazar alanında seyyar bir manav, peynirci ve pastane bulduk. Pastaneden yiyeceklerimizi aldık ve Korenmarkt’a geçip kahvaltı kısmını da hallettik. Pastanede tatlılar tuzlular ekmekler hepsi birbirinden güzeldi 😋🤩
Gent’ten ayrılmadan önce marketten Belçika peynirimizi de alıp 2 numaralı tramvay ile dönüşe geçtik. Bilet makineleri meydanda mevcut, sadece bozuk para ile alabiliyorsunuz.
Brugge ve Gent’te geçirdiğimiz hafta sonunun böylece sonuna geldik. Brugge yazımıza da buraya tıklayarak göz atabilirsiniz.
Gezinizin tüm detayları için https://visit.gent.be/en sitesi de oldukça faydalı olacaktır.
Bizi buraya tıklayarak instagramdan da takip etmeyi unutmayın😍
Keyifli geziler 🎈
Sevgiler,
H&E